01.01.2012 tarihinden itibaren, hiçbir sosyal güvencesi olmayan kişilerin sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için otomatik olarak genel sağlık sigortası sistemine tescil yapılmaktadır. Tescil tarihten itibaren o kişi adına her ay otomatik olarak GSS primi tahakkuk etmekte, her aya ait tahakkuk eden GSS primi takip eden ayın sonuna kadar ödenmezse ayrıca bu borçlara gecikme faizi eklenmektedir. Kişi herhangi bir şekilde sosyal güvenceye kavuşana kadar bu böyle devam eder. Bu şekilde GSS kapsamına alınan kişinin hiçbir sağlık hizmeti almamış olması da durumu değiştirmez.

Bu prim borcundan kurtulabilmek için gelir testi yaptırılmalıdır. Gelir testi için kişinin ikamet adresinin bağlı olduğu sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına başvuru yapmak gerekmektedir. Gelir testi sonucu hane içerisindeki kişi başına düşen gelir asgari ücretin 3'te 1'inden az çıkarsa yani 2019 yılı için 852,67 TL’nin altındaysa GSS primleri devlet tarafından karşılanmakta ve ücretsiz olarak sağlık hizmetlerinden faydalanılmaktadır.

Ebeveynleri üzerinden sağlık hizmeti alan ve herhangi bir işte çalışmayan gençlerin GSS yükümlülüğü 18 yaşından itibaren başlamaktadır. Öğrenciler mezun oldukları tarihten itibaren 2 yıl boyunca prim ödemeden sağlık hizmeti alabilirler. Ancak lise mezunları için 20, üniversite mezunları için ise 25 yaş dolunca bu muafiyet de son bulmaktadır.

Askerlik görevini tamamlayanlar terhis tarihinden itibaren 30 gün süreyle GSS primi ödemeden sağlık hizmetinden faydalanabilmektedir.

İşten ayrılanlar 10 gün süreyle sağlık hizmetinden yararlanabilir. İşten ayrılmadan önce 90 gün çalışmaları varsa hem kendileri hem de bakmakla yükümlü olduğu kişiler 90 gün süreyle sağlık hizmetinden faydalanabilir.

İşsizlik maaşı alanlar maaş aldıkları dönem boyunca bakmakla yükümlü olduğu kişiler dahil sağlık hizmetinden faydalanabilir.

Çıkan GSS borcuna karşı SGK Müdürlüğüne itirazda bulunmak başvurulacak ilk yollardan biri olmakla birlikte, haklı bir gerekçe yoksa itirazda bulunmanın bir anlamı olmaz. GSS istememek, hiçbir sağlık hizmeti almamak, GSS kapsamında tescil edildiğinden habersiz olmak gibi itirazlar kabul görmemektedir. Çünkü şu an yürürlükte kanuni düzenlemeler değişmedikçe, yukarıda açıklandığı gibi hiçbir sosyal güvencesi olmayan kişiler kendileri istese de istemese de genel sağlık sigortalısı sayılmakta ve hiçbir sağlık hizmeti almamış olsalar dahi adlarına her ay borç tahakkuk etmektedir. Kişinin sonradan sigortalı işe girmiş olması, emekli olmuş olması gibi durumlar da önceki döneme ait borcun silinmesini sağlamaz.

Tahakkuk eden GSS prim borcuyla ilgili olarak GSS sigortalısı sayılmaması gerektiği halde resen tescili yapılmış olanların itirazı netice vermektedir. Örneğin;

– Kişinin borç çıkarılan dönemde bakmakla yükümlü olunan kişi kapsamında anne – babası, eşi, çocuğu üzerinden sağlık yardımı alma hakkı bulunması halinde SGK sistemi bunu görmemiş ve kişiyi sosyal güvencesiz sayarak GSS kapsamına almışsa,

– Kişi borç çıkarılan dönemde askerde ise,

– Kişin borç çıkarılan dönemde yurtdışında ise,

– Kişi borç çıkarılan dönemde işsizlik maaşı alıyor ise,

– Kişi borç çıkarılan dönemde Devletten herhangi bir şekilde aylık alıyor ise, (2022 sayılı Kanun 65 yaş veya engelli aylığı, şeref aylığı, nakdi tazminat gibi.)

– Kişi borç çıkarılan dönemde kendi sosyal güvenlik sandığı olan kurum veya kuruluşta çalışıyor ise,

–Kişi borç çıkarılan dönemde sigortalı veya emekli olup sistem hatasından kaynaklı borç çıkartılmış ise prim borçları geçmişe dönük olarak iptal edilebilmektedir.

Gelir testine başvurduğu tarihten sonraki prim borçları silinir, gelir testine başvuru tarihinden önceki borçlar silinmez. Ancak kişiye SGK tarafından gelir testi yaptırması gerektiğine dair yazı gönderilmiş ve kişi bu yazının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde gelir testine başvurmuşsa bu durumda yazının tebliğ tarihinden sonraki GSS prim borçları silinir.

Öte yandan mevzuat gereği hiçbir sosyal güvencesi olmadığı için SGK tarafından GSS kapsamına alınan kişiye bu kapsama alındığına ve prim ödeme imkânı yoksa gelir testine başvurması gerektiğine dair bir tebligat gönderilmesi gerekmektedir.  Kendisine bu şekilde bir tebligat gönderilmemiş ise bu borç gelir testi sonucuna göre başından itibaren silinir. Ancak SGK tebligat göndermiş, kişinin haberi olmamışsa, örneğin tebligat bir yakınına tebliğ edilmiş veya muhtara bırakmışsa bu durumda kişiye tebligat yapılmış sayılır ve borcu başından itibaren değil, gelir testine başvurduğu tarihten sonraki silinir.

Gelir testi sonucunda aile içerisinde kişi başına düşen aylık gelir tutarı brüt asgari ücretin üçte biri veya daha fazla çıkan kişinin borcu ise aynen kalır, herhangi bir borcu silinmez.

Daha önce gelir testi yaptırmış kişilerden ise maddi durumu bozulmuş olanlar tekrar gelir testine başvurabilir.

Editör: Haber Merkezi